bir sürü 14 şubat hatırlıyorum.. kırmızı güllü, hediyeli, başbaşa yemekli, abantta lapa lapa karlı, kardan yollarda kalmalı ama ne pahasına olursa olsun programa uymalı, emiri tanıyanların iyi bildiği nasılsa yer bulunur modeli bir rahatlıkla başlayan saat ancak 23.00de, o da hep gelen müşteri nazı ile masa konularak yer bulunmuş 23.30 da balığa başlanmış Deniz geceleri, ben mesaide emir elinde oyuncaklı, hediyeli benim ofisde günleri,bunun gibi birsürü.. evet belki hazırlıksız, belki kırmızı güllü 14 şubatlar unutulacak ama şimdilik üç tanesi unutulmama garantili... bir,ikinci sevgililer günümüz, istanbul kar kıyamet hem de yolları kapatırcasına, biz yollarda ve nihayet abantta..kar boyumuzda.. iki, karnımda minik kızımız, henüz adı bile yok, boğazda dilenci vapuru ile sabahtan akşama süren tur, babanın yerinde yenilen balık,
veeeee üç.. ve en kıymetli, artık biz de üç, artık iki sevgilili, hediyemi kızımın elinden aldığım bugün.. tüm gün başbaşbaşa:))
artık sevgilim iki, ikinizi de çok seviyorum..
günün özetimi?? evde başlayan sabah, babayla oyun.. anneye çıkartılan dil, ve yapılan naz.. arabada uyku.. madodan dondurma..ademden balık..
14 Şubat 2010 Pazar
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder